Kuir Kıbrıs Derneği, KTÖS ile görüşme gerçekleştirdi…
“Eğitimde ciddi ayrımcılık ve sistematik şiddet var”
Kuir Kıbrıs Derneği aktivistleri, hak savunuculu görüşmeleri kapsamında Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTOÖS) İnsan Hakları ve Eşitlik Komitesi sorumlusu Erdoğan Emiroğluları ile görüşme gerçekleştirdi.
Görüşmede Kuir Kıbrıs’ın hazırladığı ‘LGBTİ+ Seks İşçilerin Durumunun Haritalandırması Raporu’, ‘Yasal Boşluk Analizi’, ‘LGBTİ+’ların Sosyal Hizmetlere Erişiminin Haritalandırılması’, ve ‘
Toplantıya Kuir Kıbrıs’tan Erman Dolmacı ve Doğukan Gümüşatam katıldı.
LGBTİ+’lar eğitimlerini tamamlayamıyorlar
Kuir Kıbrıs aktivisti Doğukan Gümüşatam, LGBTİ+’ların %49.9’unun açlık sınırı altında yaşadıklarını tespit ettiklerini ifade etti. Bu rakamın büyük bir rakam olduğunu kaydeden Gümüşatam, birçok sorunun küçük yaştaki eğitim ve aile hayatında yaşanan olumsuzluklardan kaynaklandığını sözlerine ekledi.
Araştırmalarına göre LGBTİ+’ların %32’sinin lise mezunu, sadece %42’sinin ise üniversite mezunu olduğunu tespit ettiklerini belirten Gümüşatam, sadece transların %11’inin lise sona kadar eğitimlerini tamamlayabildiklerini daha sonra okul hayatlarını sürdürmediklerini ifade etti.
Gümüşatam, okul idarelerinin bilinçsizliğinden, akran zorbalığından, erken yaşta açılan bireylerin yaşadıkları şiddet ve ayrımcılıklar, akran zorbalığının, okul disiplin yönetmenliklerinin tek tipleştirici ve cinsiyetçi dayatmalarından dolayı kurumsal ve sistematik bir ayrımcılığın yaşandığını ifade ederek, LGBTİ+’ların, özellikle de transların eğitim hayatlarına devam edemediklerini veya yarıda bırakmak zorunda kaldıklarını saptadıklarını söyledi.
Okullarda psikolojik danışmanlar yetersiz
Okul yönetimlerinin LGBTİ+’ların yaşadıkları ayrımcılık süreçlerini iyi yönetemediklerini ifade eden Gümüşatam, açılma ve kimliklerini aileleriyle paylaşma süreçlerinde LGBTİ+’larn %20’sinin evden atıldıkalarını belirtti. Gümüşatam, okullardaki psikolojik danışmanların bu süreci yönetmekte hem yetersiz hem de eksik kaldıklarını kaydederek, psikolojik danışmanların artması gerektiğini söyledi.
Erken yaşta okulu bırakmak zorunda kalıyorlar
LGBTİ+’ların kimliklerinden dolayı maruz kaldıkları ayrımcılık ve şiddetten dolayı erken yaşta okulu bırakmak durumunda kaldıklarını kaydeden Gümüşatam, bu durumun ciddi travmalara neden olduğunu, küçük yaşta çocukların ayakları üzerinde durmak zorunda kaldıklarını belirtti.
Gümüşatam, eğitim yasalarında ayrımcılığı önleyici yeteri kadar kapsamlı ve güçlü yasal düzenlemelerin, maddelerin olmadığını da vurguladı.
Okullardaki disiplin yönetmenliklerinin de cinsiyetçi bir akıl ile düzenlendiğini kaydeden Gümüşatam, “gerek kılık kıyafet, gerek tuvaletlerdeki cinsiyet kuralları, gerekse de okullarda öğretilen aile tanımları LGBİT+’lar üzerinde psikolojik tahribat yaratıyor” dedi.
Sendikalardan talepler
Kuir Kıbrıs yetkilileri sendikalardan bu konuyla ilgil taleplerini ise şu şekilde sıralardılar:
Üyeleri tarafından cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi temeli ayrımcı söylem ve uygulamaların disiplin suçu kapsamına alınması;
Eğitim, sağlık, toplumsal cinsiyet eşitliği, insan hakları vb. alanında çalışan sendika ve sivil toplum örgütlerinin çalışmalarını kırılganlıkları azaltmak LGBTİ+ kapsayıcı bir şekilde yürütmeleri;
Öğretmen sendikalarının, üyeleri arasında LGBTİ+ öğrenciler ile ilgili farkındalık çalışmaları yürütmeleri.
Emiroğluları: “Her konuda eşitsizlikler var”
KTÖS İnsan Hakları ve Eşitlik Komitesi sorumlusu Erdoğan Emiroğluları ise görüşmeden ve bilgi aktarımından dolayı teşekkür etti. Emiroğluları, sadece bu konuda değil daha birçok konuda eşitsizliklerin ve hak ihlallerinin olduğunu vurguladı.
Emiroğluları, genel orta öğretimde bu konuda daha fazla sıkıntı yaşandığını düşündüğünü kaydetti, ilköğretimde daha az hak ihlali yaşandığını savundu. Emiroğluları, “Yoktur demiyorum ama bu gibi durumlar ilkokulda yoğunlaşmamıştır” dedi.
“Psikolojik danışmanlara çok iş düşüyor”
Emiroğluları şöyle konuştu: “Bizim özellikle ilköğretimde daha bilinçli bir yapı olduğunu düşünüyorum. Orada eşitliği sağlamak daha kolaydır. İlkokul yaşındaki çocuğa karşı daha az zorlanıyorsunuz. Öğretmenlerin fakındalığı olsa da nasıl davranması gerektiğinden tam emin değiller. Bu noktada psikolojik danışmanlara çok daha fazla iş düşmektedir. Bizim ilkokullarda ne yazık ki yeteri kadar psikolojik danışman yoktur”
Gümüşatam: “Birçok travmanın kaynağı ilkokul deneyimleri”
Kuir Kıbrıs aktivisti Gümüşatam, küçük yaşta bu gibi konuların konuşulmasının çocuklara özentilik olacağı ile karşı çıkıldığına işaret eder, “Burada eşitlik kavramını ilkokulda konuşmak çok daha kolaydır. Aynı şekilde LGBTİ+ meselesini de konuşmak çok kolaydır. Bunun bazen çocuklara özenti olacaksınız şekildende tepki gösteriyorlar. Halbuki LGBTİ+ olmak özentilik meselesi değil, varoluşsal bir şeydir. Bununla iligili bilimsel çalışmalar vardır. Psikoloğa giden herkes bilir ki yaşadığımız birçok travma ilkokuldaki deneyimlerin gün yüzüne çıkışıdır. LGBTİ+’ların hemen hepsi bu sisteme güvenmediklerini söylüyorlar. Bunun nedenleri ilkokuldan başlayan deneyim tecrübelerine dayanıyor.
Dolmacı: “Ahlaka aykırı davranış kavramları çok muğlak”
Yasal mevzuatlarda yer alan ‘ahlaka aykırı davranış’ göndermelerinin çok muğlak ve ucu açık ifadeler olduğuna vurgu yapan Kuir Kıbrıs aktivisti Erman Dolmacı, “bu göndermeler hem öğretmenleri hem de öğrencileri kısıtlıyor. Ahlaka aykırılık çok muğlak bir kavram. Herhangi bir davranışı topluma, ahlaka aykırı davranış olarak değerlendirebiliyorlar. Bir erkek öğretmenin erkek arkadaşıyla el ele yürümesini çok kolay bir şekilde ahlaka aykırı olarak değerlendirilebilir. Bunların değişmesi lazım” dedi.
Öğretmenlerin çoğunun sınıflarda çocuklara klasik cinsiyet tanımlarıyla yaklaştığını kaydeden Dolmacı, “cinsiyetinden dolayı zorbalığa uğrayan çocuk için öğretmen sınıfa bunun kabul edilemeyecek olduğunu söyleyeceğine, çocuğu hedef göstermeye kadar gidebilecek bir tutum sergileyebiliyor. Bir anlamda hedef gösteriyor çocukları” dedi.
LGBTİ+’ların en çok yaşadığı durumun yalnızlaştırma olduğunu kaydeden Dolmacı, “Bu noktada mesela geçen Onur Yürüyüşü’nden sonra bazı öğretmenler tarafından nefret söylemine maruz kaldık. Bu noktalarda KTÖS gibi yapıların açıklama yapmaları bizler için önemlidir. Somut işbirliklerimiz de olsa güzel olur diye düşünüyorum” dedi.
KTÖS temsilcisi Emiroğluları, ortak işbirliklerine kapalı olmadıklarını kaydederek, konuyu sendikanın yönetiminde konuşacaklarını belirtti.
Comments are closed